MEHMET UYGUROĞLU -------- VACİDE UYGUROĞLU
1978-1979 yıllarıydı...Okul dönüşü,eve gelmiştim...Kapıyı açtığım zaman,iniltiler karşılamıştı beni...Babam yatakta acılar içinde kıvranıyor ve inliyordu...
Suçu mu? Eski evimizin önünde toprağın aşınmasıyla ortaya bir mağara çıkmıştı ve o mağaranın içindeki kırık çanakları çıkarmıştı...
Bazı ayarsız ve aşağılık kompleksleri içinde olan polislerin hedefi olmuştu...Herhalde ona işkence yaparken orgazm oluyordu bu ayarsızlar...Herzaman yanlış ellere geçen GÜCÜN EN TEHLİKELİ SİLAH OLDUĞUNU söylemişimdir...
Sonunda kanserden geberdiğini duymuştuk bu polisin!!!
BİR BABANIN ÖYKÜSÜ
Bir babanın öyküsüdür bu,
Nur yüzlü ve ak saçlı...
Gecesi gündüzü birdir...
Çalışmaktır tüm emeli...
Yazılmış sanki alnına,
Yaşamalıdır bu ezgili hayatı,
Bir parça ekmektir yediği,
Yerler onun ensesinden yemediğini...
63’te GÖÇ OLMUŞ,YOKSUL.
74’te HERŞEYİ YOKOLMUŞ YOKSUL.
Ve toprağını işleyebilmek için,
Saban ganimetleyip,
Hapis olmuş yaşlı babam....
Savaşta cephede...
Barışta tarlada ...
Üretici, emekçi...
Ama kırık çanak buldu diye,
İşkence edilip,
Doktorluk olan yaşlı babam.
Çelikleşmeli bileklerin,
Ve güçlenmeli,
Ve sonra,
Balyoz gibi ezenlerin kafasına inmeli.
